Bağlanma Stilleri (Güvenli - Kaygılı - Kaçıngan)
- Meltem KÖSEDAG
- 27 Ara 2020
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 13 Eyl 2024
"Beni ne zaman istersen arayabilirsin."
Bu ifadede rahatlık var. Birine ait olmanın ve dünyada yalnız olmamanın konforu.
❀ Kaygılı insanlar yakınlık ihtiyacındadır, kafaları çoğunlukla ilişkileriyle meşguldür ve partnerinin sevgisine karşılık verip veremeyeceği konusunda endişe duyma eğilimindedir.
❀ Kaçıngan insanlar yakınlığı özgürlüğün kaybedilmesiyle eş tutar ve sürekli asgari düzeyde tutma çabasındadır.
Evrimsel olarak hayatımızdaki bazı bireyleri seçip ayırmaya ve değerli kılmaya programlı olduğumuz araştırmalarla ortaya çıkmıştır. İnsanların yakınlık kurma ihtiyacı çeşitlilik gösterir. Beynimiz, partnerimizin fiziksel ve psikolojik varlığıyla desteğine ihtiyaç duyacak şekilde düzenlenmiştir. Partnerimiz bizi güvende hissettirmekte başarısız olduğunda o güveni sağlayana kadar girişimlerimizi sürdürmeye programlıyız. Bağlanma prensipleri bize insanların ancak giderilmemiş ihtiyaçları kadar muhtaç olduklarını öğretir. Duygusal ihtiyaçları karşılandığında ilgi dışarıya yönelir. Bu, bağlanma literatüründe ‘bağımlılık paradoksu’ olarak geçer. İnsanlar bir diğerine ne kadar etkin şekilde bağlanabilirse o kadar cesur ve bağımsız olurlar.
Nihayetinde hepimiz yakınlık, birliktelik ve özellikle de bağımlılığı küçümseyen, bağımsızlığı yücelten bir kültürde yaşıyoruz. Bu tavrı, zararımıza olmasına rağmen kabul ediyoruz.
Bağlanma ihtiyacı sadece çocuklar için değil büyükler için de meşrudur.
Güvenli bağlanma stilinin ölçütü:
Başkalarıyla yakınlık kurmaktan, onlara tabi olmaktan ve onların da bana tabi olmasından rahatsızlık duymam. Terk edilme ya da birinin benimle fazla yakınlık kurması gibi konularda pek endişelenmem.
Kaçıngan bağlanma stilinin ölçütü:
Başkalarıyla yakın olmaktan biraz rahatsızlık duyarım, birbirimize tamamen güvenmek, ona bağlı olmak benim için zordur. Herhangi biri çok yakınlaşırsa rahaztsiz olurum ve sevgililerim kendimi rahat hissettiğimden daha yakın davranmamı isterler.
Kaygılı bağlanma stilinin ölçütü:
Başkalarının benim istediğim kadar yakın olmayı tercih etmediğini görürüm. Partnerimin beni gerçekten sevip sevmediği veya benimle olmaya devam edip etmeyeceği konusunda sıklıkla endişelenirim. Biriyle tam olarak bütünleşmek isterim ve bu istek zaman zaman insanları korkutup uzaklaştırır.
Bağımlılık biyolojik bir gerçektir, bir tercih veya seçenek değildir. Yaşamımızı paylaşacak birine ihtiyaç duymamız genetik yapımızdan kaynaklanıyor ve kendimizi ne kadar sevdiğimiz veya gerçekleştirdiğimizle alakalı değil (Araştırma John Bowlby tarafından gerçekleştirilmiştir).
Bağımsızlık ve mutluluğa giden yola çıkmak isterseniz, öncelikle bağlanılacak doğru insanı bulun ve bu yolculuğa onunla çıkın.
Yetişkinler için güvenli dayanak testi, aslen bebekler için gerçekleştirilen yabancı ortam testine [Sayfa 32] dayanır. Bize en yakın kişinin, partnerimizin bize inandığından, desteklediğinden, ihtiyaç duyduğumuzda yanımızda olacağından emin değilsek odaklanabilmek ve hayata karışmak bizim için zorlaşır.
Bağlanma stilleri zamanla değişebilir. Fakat yakınlığa ve ilişkilere göre yaklaşımımız büyük ölçüde aynıdır.
Bu kitapla mutluluğumuzun önünde duran kökleşmiş yargıları yok ediyoruz. Bizim yakınlılk ihtiyacımızdan tamamen farklı ihtiyaçlara sahip olan biriyle bağ kurmanın duygusal bedelini öğreniyoruz, kaygılı ilişkide kalmamız halinde yapmamız gerekenlerden bahsediliyor ve bağlanmanın temelleriyle yüzleşerek ilişki ihtiyaçlarımızın arkasında yatan biyolojik sebepleri açıklığa kavuşturuyoruz.
Bu kitabı okuyarak kendi bağlanma stilinizi belirleyebiliir (kaygılı, güvenli veya kaçıngan) ve bu doğrultuda partnerinizin de bağlanma stilini belirledikten sonra aranızdaki uyumsuz kodu (eğer var ise) kırarak, ilişkinizin güvenli bağlanmaya doğru yönlendirilmesi sürecini yapıcı şekilde yönetebilirsiniz.
Bağlanma stillerinin detaylarını kitabı okuyarak [Sayfa 46] ulaşabilirsiniz. Stil çözmede altın kurallar aşağıdaki gibi sıralanabilir.
1. Yakınlık ve samimiyet arayışında olup olmadığını netleştirmek
2. İlişki konusuyla ne kadar meşgul ve reddedilmeye ne kadar duyarlı olduğunu belirlemek
3. Bir tek belirtiye güvenmek yerine başka işaretler de aramak
4. Etkin iletişim konusundaki tepkilerini değerlendirmek
5. Yapmadığı şeylere bakmak & söylemediği şeyleri dinlemek
Aşağıdaki tablodan bazı ipuçlarını bulabilir, kitabı okuyarak kendinize ve partnerinize dair daha detaylı sonuçlara ulaşabilir, en önemlisi de değiştirilmesi gereken tutumlarınız var ise bunları belirleyip değiştirmek için ilk adımı atabilirsiniz.
Ayrıca eğer sonlandırılması gereken bir ilişki içerisindeyseniz veya henüz bir ilişki içerisinde değilseniz kendi bağlanma stilinizi tanıyor olmak size bundan sonrası için nasıl bir adım atarak ilişkinizi yönetmeniz veya nasıl bir yol izleyerek partner bulmanız gerektiği konusunda yol gösterici olacaktır.


Unutmayın, ilişkilerimiz şansa bırakılmayacak kadar değerli.
Kaynak kitap:
BAĞLANMA -Aşkı Bulmanın ve Korumanın Bilimsel Yolları
Sevgiler..
Comments